Bir bireyde 46 kromozom yapısı varken Down sendromlu bireylerde 47 kromozom bulunmaktadır.
Genetik bir farklılıkla göz önünde çıkar. Bu kromozomlardan 23’ü anneden 23’ü babadan çocuğa aktarılmaktadır. Fakat herhangi bir ebeveynden 21. kromozomun her ikisi de çocuğa aktarıldığında meydana gelen 47(+21) kromozom ile Down sendromu oluşmaktadır. Bu döllenme esnasında genetik aktarımın olduğu sırada gerçekleşen bir kromozomal farklılıktır.
Down sendromu olduğu gibi 47 kromozomlu doğan başka kromozomal, sayısal artış gösteren farklılıklarda mevcuttur.
Örneğin Trizomi 13, Trizomi 18 ya da eşey kromozomlarında XXY, XYY gibi 47 kromozomlu bireylerin de olduğu, hayatlarına devam ettikleri bilinmektedir. Down sendromu; Trizomi 21 yani 21inci kromozomun üç tane olmasıyla meydana gelmektedir.
Ülkemizde ve dünyada çok sık rastlanan bu farklılık ile doğan çocukların çok iyi bakılması, şefkat ve ilgi gösterilmesi gerekmektedir. Ortalama 650-850 kişiden birinde görülürken, anne yaşı ilerlemiş bireylerde 35 yaş üstü anne adaylarında bu oran 100 kişiden 1-3’ünde görülmektedir.
İlerleyen anne yaşı riski arttırmaktadır. İleri yaşlarda bebek sahibi olmak günümüzde arttığı için yumurta rezervi azalmakta, sperm DNA hasarı artmakta ve buna bağlı genetik faktörlerin de riski yükselmektedir. Şunu unutmamak gerekmektedir; yaş ilerledikçe sperm kalitesi düşüyor, anne adaylarında yumurta rezervi azalırken kalitesi düşük yumurtalar kalıyor ve bu da genetik geçişi biraz sıkıntıya sokuyor.
Down sendromu testi iki şekilde yapılmaktadır; prenatal (gebelikte yani doğum öncesi),postnatal (doğum sonrası).
Prenatal yani gebelikte yapılan testler şu şekildedir:
Tüm bu testler genetik olarak tanı konulmasına yardımcı olan temel testlerdir. Tabi bunların yanı sıra iyi bir ultrason takibi hekimler tarafından yapılmalı ve aileye Down sendromu hakkında detaylı bilgiler paylaşılmalıdır.
Down sendromu tanı testi genetik olarak bakılmaktadır.
Testler TANI ve TARAMA testleri olarak ikiye ayrılmaktadır. Tarama testleri Down sendromu için risk var mı yok mu diye bakarken Tanı testleri genetik olarak tarama testlerinde risk varsa ya da anormal USG varsa tanı koymak için yapılmaktadır.
Riskli bireyden alınan biyolojik materyalden (kan, doku, amniyon sıvısı gibi) ön tanı testi olarak FISH yöntemi ile 24-48 saat içerisinde Down sendromu olup olmadığı konusunda ön tanı testi ile öğrenebilirsiniz. Bu ön tanı testinden sonra uzun süreli hücre kültürünü 10-20 günlük süreci beklemek ve tüm kromozomlar açısından değerlendirmek daha emniyetli olacaktır.
Gebeliğin 10. Haftasından itibaren NIPT, 12. Haftada CVS, 16-18. Haftalarda AS, 20-22. Haftalarda kordosentez yapılabilmektedir.
Bekleyen ebeveynler için Down Sendromu ve mevcut test seçeneklerini anlamak hayati önem taşır. Erken test ve teşhis, çocuğun sağlık ve gelişimini yönetmek için hayati bilgiler sağlar.
Merkezimizde başlıca genetik danışmanlık, sitogenetik, moleküler sitogenetik, moleküler genetik alanlarında hizmet verilmektedir. Merkezimize başvuran hastalarımızın genetik nedenli olduğu düşünülen problemlerine güncel bilgi ve teknoloji kullanılarak yardımcı olunmaktadır.
Kromozom bozuklukları, genetik hastalığın önemli bir kategorisini oluşturur. Sitogenetik testler, kromozomların sayısı ve morfolojisini incelemektedir.
İnsan sağlığının bozulmasına neden olan ve yaşam düzenini değiştiren hastalıklar, moleküler testler aracılığıyla tanı ve tespiti yapılmaktadır.
Moleküler biyoloji ve sitogenetik tekniklerin birlikte kullanımı ile rutin kromozom analizlerinin kapsamını genişleten ve tanı değerini yükselten bir disiplindir.
Kanser tedavisinin başarısını, kanserin erken evrede teşhisi büyük oranda etkilemektedir. Genetik tanı merkezimizde bir çok kanser testi yapılmaktadır.
Genetik analiz ve klinik danışmanlık hizmetlerini, en güncel bilimsel bilgi, tanı ve tedavi yöntemlerini kullanarak, en yüksek teknoloji ve kalite standartlarında, hizmet sunuyoruz.